Çarşamba, Nisan 18, 2012

Bazıları

Bazı insanlar vardır, yapı itibariyle hislerini belli etmezler. Anlayamazsınız! Onlar, en yoğun karmaşanın içine bile düşseler, soğukkanlı ve renk vermeden öylece dururlar. 



Bu insanların karakterlerinden bahsederken; ruhsuz, duygusuz, taş kalpli… deriz toplum olarak. Oysa beni en çok düşünmeye iten, buz dağının görünmeyen yanının devasal derecede büyük ve yoğun olduğunu hissettiren, gizli yanlarını en çok merak ettiğim insanlardır onlar.

Bazen ısrarla dünyasına girmek, hala kan kaybına maruz bırakan kesiklerini onarmak istersiniz, izin vermez. Acı çektiğini hep gizler. Hayal kırıklığı en dibe vurduğu vakittir, en çok gülümsediği anlar.

İnsan, yaşadığı travmaları kaldıramaz hale geldikçe, oyunculuğunu geliştirir, bir adım daha yaklaşır Oscar’a. Korkuları büyüdükçe, daha dik durmaya çalışır, hayatla hep savaşır. Kendini bitirdiğini, harcadığı zamanını, mutsuzluğunu izlersiniz anlam veremeden.

İki tür insan vardır dünyada. 1. Acı eşiği doğuştan yüksek olanlar, 2. Acı eşiği çektiği acılar neticesinde artanlar. 

İkinciler daha tehlikeli olanlardır. Çünkü olumsuz bir şeye alışmanın daha ileri ki aşaması, o şeye bağımlı kalmaktır. 

Delilik; nasıl fazla akıllılık ise, canilik; acıdan zevk almaktır.